6 Aralık 2022 Salı

MUSTAFA KOÇOĞLU

            
           -Bir Aile Dostu / Candan Bir Ağabey / Bir Hukuk Adamı Ardından-

1951 Kayseri Gesi/Darsiyak (Kayabağ) doğumlu, 5 çocuklu bir çiftçi ailesinin 3. çocuğu olarak 1975 yılında Ankara Hukuk Fakültesinden mezuniyeti sonrası zorunlu stajını tamamlayıp Hakim olarak atanacak, yine kendisi gibi hukukçu/hakim olacak olan Gökten hanımla 1978’de yaşamını birleştirecektir. Adalet ordusuna hakim olarak hizmet verirken Türkiye’nin farklı bölge/il/ilçelerinde (Ağrı/Eleşkirt, Afyon/Sinanpaşa, Erzurum/Oltu, Yozgat/Yerköy, Elazığ, Konya, Ankara) görev yapacaktır. 1980 yılında kız babası, 1986 yılında oğul babası olurken, kızı Banu’dan 3 torun, oğlu Sinan’dan 1 torun olmak üzere 4 oğlan dedesi olacaktır. 2016 yılında Ankara Adliyesinden Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimliğinden yaş haddinden emekli olsada, bu kez oğlu Avukat Sinan’ın “Koçoğlu Hukuk Bürosu”nda Avukat olarak hukuk mücadelesine devam edecektir.

          Emeklilik sonrası Burhaniye/Pelitköy’de aldığı zeytin bahçesi onun toprağa olan tutkusuna moral olurken, fırsat buldukça doğduğu topraklara Darsiyak’a giderek çocukluk anılarını yadederek dostlarıyla paylaşarak; Darsiyak’ta buluşalım diyecekti! Bu buluşma; -2000’li yıllardaki kanserle mücadelesinde galip gelsede 20 yıl sonrasındaki mücadelesinde 4 Aralık pazar günü yoğun bakımda yenik düşmesi sonucu- 5 Aralık 2022 günü vasiyeti olarak gerçekleşecekti.

      Ve bu amansız vedalaşma beni 33 yıl öncesine bir film şeridi olarak dostlukların başlangıcına götürecekti:

1989 yazında Urfa/Bozova’da şark görevi bitimi ardından Yozgat iline atanıyor, 1 ay il merkezinde görev sonrası Yerköy ilçesinde devam eden görev sürecimde karı-koca hakimler Mustafa-Gökten Koçoğlu çiftiyle başlayan dostluğumuz farklı bir mecraya taşınıyor. O tarihlerde evlilik aşamasında olduğum ve savcı olarak görev yapan Şükran hanımın Gökten hanımla okul/staj arkadaşlıkları dostluğumuzun başlangıcını oluşturur. Hakim Mustafa bey bana abi olarak Yerköy’de akşamları ve hafta izinli günlerimde beni yalnız bırakmıyor. Garın yanındaki kıraathanede başlayan tavla müsabakalarımız “hapis” oyunu şeklinde sonraki yıllara taşacaktır. Kış mevsimine girerken akşamları birlikteliğimiz ev davetine dönüşünce sonradan 2’side hukukçu olacak olan kızları Banu (ilkokul) ve oğulları Sinan (3 yaşlarında) ile tanışırız.

1990 Şubatında evlilik/eş durumu nedeniyle (ben onlara damat olarak) Yerköy’den ayrılsam da dostluklar devam edecek, 2005 yılında yollarımız Ankara’da yeniden kesişecektir. Ev görüşmeleri dışında haftasonları yürüyüşlerimiz/sohbetlerimiz, tavla ve bilardo (Barolar Birliği, Kayserililer Derneği, Polisevi) müsabakalarımız, yazlık yakınlığımız nedeniyle Ankara dışında da (Burhaniye/Gömeç) kıyasıya devam eder. Aramızdaki bir başka çekişme ise O’nun BJK’li benimde GS’li olmam olacaktır.

Adliyeye ziyarete gidişlerimden birinde (2009); “senin mesleki bilgin/birikimin/ deneyimin/okuman-yazman var” diyerek beni zorla bilirkişi yapacaktır. (Sonrasında 2010-2020 yılları arası yaklaşık 10 yıl kadar Ankara Adli Yargı bölgesinde bilirkişi olarak listelerde yer alacaktım.)

Müziğe olan tutkusu onu udi yapacak, Kayserililer Derneğindeki sosyal faaliyetler çerçevesinde ud çalarak konser veren ekibe dahil olacaktır. Zaman zaman Ankara Radyoevinde canlı konserleri ailece kaçırmayacaktık. Hanımların Hukuk Fakültesi staj arkadaşlarınca dönem buluşmalarına eş durumundan ikimizde katılacak, birlikte uzun uzadıya sohbetlerle hoşça vakit geçirecektik.

Ailesel tüm hukuksal sorunlarımızda ilk etapta bilgi alabildiğimiz, bize yol gösterici bir danışman, hukuki yardım/destek olacaktır.

Hayat tek düze ilerlemiyor. İnişler-çıkışlar, sevinçler-hüzünler size eşlik ediyor. Bazen güne isteksiz başlıyor, değermi diyorsunuz. En çok da sevdikleriniz ile sınanıyorsunuz. En çok onlara kızıyorsunuz. Neden/niçin dikkat etmedi! Kendine iyi bakmadı! Şeklinde sorgulamalar süregider.

Aslında, akıp giden hayat yakınlarımızı/sevdiklerimizi/dostlarımızı alıp sonsuzluğa götürürken, son yolculuğunda yanında olarak vefa görevini ifa etmeye çalışıyoruz.

Sevgili Ağabeyimiz, adalet ilkelerine bağlı hukuk adamı ve Kayseri/Darsiyak sevdalısı Mustafa KOÇOĞLU’na;

Allah'tan rahmet dilerken, Ailesi/yakınları/sevenleri/dostları/meslektaşları ve de Hukuk camiasına başsağlığı/sabırlar diliyorum.

Toprağın bol, ışıklar yoldaşın olsun Değerli Ağabey...

(Kayseri/Darsiyak - 05 Aralık 2022)

Remzi KOÇÖZ







Hiç yorum yok:

Bu sitede yayınlanan her türlü ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, her tür fikri mülkiyet hakkı , tarafıma aittir.
Kaynak götermeden kullanılamaz