BELEDİYELER/YEREL YÖNETİMLER ve MİLLİ İRADE...
2017 yılının sonbaharında yerel seçimlere
henüz 1.5 yıl kadar süre varken İstanbul/ Ankara/Balikesir/Bursa/Düzce/Niğde gibi 6 ilin belediye başkanları istifa ederler.
Daha doğrusu Soruşturma/ yargılama yapılmadan halk iradesiyle seçilen başkanlar
Görülen lüzum üzerine AKP genel başkanının çağrısıyla bir nevi talimatla görevlerinden ayrılmak zorunda kalırlar.
Görev sonrasında da herhangibir inceleme/Soruşturma geçirmezler.
Neden görevden ayrılmaları istendi,
Niçin istifa ettiler meçhul.
Taki 2019 seçimlerinde belediyeler el değiştirince yeni gelen CHP yönetimince inceleme/araştırma sonucunda hazırlanan özellikle İstanbul ve Ankara da 100'e yakın dosya içişleri başkanlığınca sümen altında tutulmaya devam edildiği noktada
Zaman aşımına zamanları yetermi bilemem.
Tıpkı 17-25 Aralık 2013 tarihi gibi
bir milat oluşturulmuş.
Yolsuzluk/ihaleler konusunda
Önceki dönemde yapılanlar/ilişkiler/ suçların vareste tutulduğu işleme alınmadığı bir hukuk/yargı süreci işliyor.
CHP özelinde muhalefet yerel yönetimler nezdinde yapılan Siyasi operasyonlarla
bir kuşatma altında.
CHP yanında gazetecisinden/avukatına/öğrencisine muhalif duruş sergileyen herkese Soruşturma/tutuklama baskısı.
Şu an itibariyle şafak operasyonu uygulaması sonrası 15 CHP belediye başkanı ve 100'u aşkın belediye personeli tutuklu, Bir o kadarda adli kontrol altında.
Nereye kadar devam edeceği de meçhul.
Muhalefete yönelik kumpas izlenimindeki bu gelişmeler yanında barış/çözüm süreci
Terörsüz Türkiye söylemleri ile Anayasa değişikliği çabaları/çalışmaları birbiri ile
çelişen/çatışan gelişmeler.
Gelinen noktada;
Türkiye Cumhuriyeti
Uzlaşmazlık/çatışma/gerilim ortamında
Bir bilinmezlik/çelişkiler sarmalında,
nereye/neye dönüştürülmeye çalışılıyor?
(11 Temmuz 2025)
Remzi Koçöz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder