5 Temmuz 2025 Cumartesi

NİHAT GENÇ

 “İnsanlık bu kadar kötü olmamalı. Yazarlık bu kadar şebekleşmemeli. Ben onurlu bir çocuk olmak için yazar oldum. Nasıl olmuşum, olmamışım mı, ne demişim, kitaplarımdadır.” (Nihat Genç)

HIRÇIN / AYKIRI / SERT / YÜREKLİ GARA BİR ADAM: NİHAT GENÇ

Trabzon/Maçka’da Volkan Konak’ın köylüsü şoför baba ile Erzurumlu annenin evladı olarak 1956’da doğan, kara kuru bir çocuk Faroz’un "Gara"sı Nihat Genç.

Trabzon Ticaret Lisesi ardından siyasette Ülkücü hareket içerisinde kendini bulacak, siyasi nedenlerle yarım bıraktığı İstanbul ve Ankara Ticari ilimler ardından Hacettepe Üniversitesi Sağlık İdaresi bölümünden mezuniyet sonrası 9 yıl memuriyet ardından kendini basın dünyasında gazetecilikte bulacaktı. Farklı gazete/dergiler sonrası Leman dergisinde kitlelerle buluşur. 2000’li yıllar sonrası da farklı Tv kanallarında programlar gerçekleştirir.

12 Eylül sonrası ülkücü hareketten ayrılıp, antiemperyalist/bağımsız/ulusalcı bir yapıda Kemalist bir çizgide yürüyecektir. Yazılarıyla/duruşuyla ulusalcı kitlelerin sevgisini kazanır.

“Mustafa Kemal’in çocuklarıyız. Ne Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, ne Cumhuriyet'i, ne Türk Milleti'nin değerlerini kimseye yedirmeyiz!”

Ankara kahvelerinin müdavimidir. Kahveler, siyasi konuşmaların, halka dokunmanın, muhabbetin oluştuğu mekanlardır. O’da bu mekanlarda halkın içinde halktan biriydi.

Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılan Ermeni Konferansına yönelik (Kazmalar ve Maşalar / 2005);

“Biz, I. dünya savaşı bitti diyoruz, bitmedi diyorsanız, bir daha gelin, öyle uyduruktan demokrasi, özgürlük, aydınım, lafları yemiyor artık” tepki yazısı ardından Akşam gazetesi ve kitaplarını basan İletişim Yayınlarıyla yollarını ayırır.

Ergenekon/Balyoz kumpasları sürecinde yandaşlarla/liberallerle/Fetöcülerle/muhalefetteki kimi isimlerle sert tartışmalar/polemiklere tutuşurken, yaratıcı küfürleriyle sövgü onun edebiyatının üretken bir parçasıdır.

Paraya tamah etmeyip, doğru bildiği yolda yürüyerek kalemini satmayarak tek başına mücadelesini yürütecektir. İçinden/yüreğinden geldiği gibi yazarken/konuşurken ayni zamanda yaşayacaktır da. İlkeseldir, sert olduğu kadar da merttir. Duruşuyla/çizgisiyle yürekli/yiğit bir yurtseverdir.

Nasrettin hoca mizahıyla, bilge edasıyla, hikayeleştirici üslubu, duygusal konuşmaları, coşkulu anlatımları onu televizyonlara taşırken, 40 kadar kitabı yanında 2 tiyatro oyununa da imza atmıştır.

O aykırı bir insani yapısıyla sisteme karşı tek başına bir mücadele adamıdır. Yine tek başına da olsa özgüven yüksekliğiyle, Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi adında bir parti bile kurar.

Son süreçte yazılarını yazdığı Oda Tv’den 2019’da ayrılarak “Veryansın TV” isimli YouTube kanalında sürdürmüştür.

Nihat Genç’i güncel yazılarıyla/konuşmalarıyla yakından izlerken, “Veryansın” isimli kitabını 2010’da okurken sonraki süreçte de gündeme/güncele/gelişmelere/yaşananlara ilişkin değerlendirmelerinde yazılarıyla/konuşmalarıyla veryansın edecektir.

Vasiyeti: “Cumhuriyeti yaşatın!” olacaktır.

“Ben bu dünyaya bir kere geldim bana kimse efendilik edemez. Hiç kimsenin önünde boyun eğmem. Dik yaşarım. Kendi ekmeğimi kendim kazanırım. Kimseye muhtaç olmam.”

İllet bir hastalık/kanser türevi, insanlar/insanlık için zorlu bir mücadele.

1 aylık yoğun bakımdan çıkamayıp kansere yenik düşerek 69 yaşında aramızdan ayrılacaktır;

Karadeniz’in aykırı/hırçın çocuğu, Trabzon’un Gara’sı.

Kara kapkara giyinen ancak yüreği kara olmayıp herdaim aydınlık olan bir gazeteci/yazar:

Nihat Genç;

Toprağın bol ışıklar içinde,

Mekanın gönüller olsun!

Rahmet / Minnet / Saygıyla…

(4 Temmuz 2025)

Remzi Koçöz




Hiç yorum yok:

Bu sitede yayınlanan her türlü ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, her tür fikri mülkiyet hakkı , tarafıma aittir.
Kaynak götermeden kullanılamaz