‘Berlin Antlaşması, Osmanlı açısından sonun başlangıcı olurken, sonraki yıllarda Balkan savaşlarıyla elindeki son Rumeli topraklarının da kaybının önünü açacaktır.’
13 Temmuz 1878 / Berlin Antlaşması
-Osmanlı’nın
Teslimiyet Belgesi-
II.
Abdülhamid dönemi; 93 harbi olarak bilinen 1877-78 Osmanlı-Rus savaşında Osmanlı
ordusu Rus ordusundan çok zayıf sayılmaz, hatta -Haliç’te çürütülen donanma dikkate alındığında- Karadeniz’de üstün
sayılırdı. Abdülhamid tarafından saraydan yönetilen savaşta, cephede savaşan
komutanların destansı direnişleri olsa da 2 yılda 8 sadrazam değişikliği
Rusların işine yarayacaktı. Batı cephesi/Balkanlar’da, Doğu cephesi/Kafkaslarda
ordunun direniş kahramanlıkları yetersiz kalacak, Ruslar İstanbul ve Erzurum’a
kadar ilerleyeceklerdi. İşin ilginç yanı cephede kahramanca çarpışan komutanlar
olarak Osman ve Ahmet Muhtar Paşalara verilen Gazilik ünvanı saraydan çıkmayan Abdülhamid’e
de verilecekti.
Edirne mütarekesi (31.1.1878) ardından Ruslarla imzalanan Ayastefanos/Yeşilköy
antlaşması (3.3.1878) gereğince yüklü bir savaş tazminatı yanında büyük bir
toprak kaybı söz konusuydu, Balkanlar ve Doğu Anadolu Rusların egemenliğine
bırakılıyordu. Batılı güçler İngiltere/Fransa/Avusturya/Almanya/İtalya, “Hasta
Adam” olarak niteledikleri Osmanlının mirasını Rusların tek başına
paylaşmalarına sıcak bakmayıp, Berlin’de bir kongre düzenlerler (13.6.1878).
Rusların da sıcak baktığı/katıldığı ve tazminat kazandığı Kongre sonucunda 13
Temmuz 1878’de imzalanan Berlin Antlaşması gereğince Osmanlı topraklarının 2/5’ini
(287.510 km2), nüfusunun 1/5’ini (5.5 milyon) kaybederken, 1699 Karlofça
Antlaşmasından sonra en çok toprak kaybedilen bir antlaşma olacaktı.
Balkanlar/Bulgaristan’dan 1 milyondan fazla insan İstanbul’a göçerken, Türkler
Balkanlarda azınlık konumuna düşecekti. Kafkaslar/Gürcistan’dan da (Dedelerimizin
de içinde bulunduğu muhacirler olarak) 1 milyon insan Anadolu’ya göçer.
Osmanlının kayıpları, teslimiyet belgesi niteliğindeki
Berlin Antlaşması ile sınırlı kalmayacak yakın/uzak sonuçları da beraberinde
getirecek, imparatorluğun ekonomik/mali çöküşünü de hızlandıracaktır.
(13 Temmuz 2024)
Remzi KOÇÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder