“Bizler, içinde dünyada yaşayan insan sayısından daha fazla galaksi olan uçsuz bucaksız bir evrende,
evrenin önemsiz bir köşesine sıkışmış bir galaksinin, sıradan bir güneşinin etrafında dönen,
mütevazi bir gezegende yaşayan canlılarız….” (Carl SAGAN / Astronom)
GÜNEŞ / DÜNYA / YILLAR / İNSANLIK...
Biz Dünyalılar;
İnsan gözüyle/gördüğüyle,
Güneş doğudan yükselip batıdan
batsa da,
Dünya batıdan doğuya,
Kendi ekseninde döne döne,
Günler/aylar/mevsimler boyunca,
Güneşin yörüngesinde dolanarak,
Bir takvim yılını tamamlarken,
Gezegenimizin uzay yolculuğunda,
Pasaportsuz/vizesiz vede
ücretsiz turluyoruz.
‘Gün ışımak/Aydınlanmak’
anlamına da gelen,
Güneş ve Onun sistemi
çerçevesinde,
Milyarlarca yıllık bir döngü,
Evrenin en parlak yıldızı,
Canlılığa yaşam kaynağı olarak,
Isı/ışık/enerji yine ücretsiz
sunuluyor.
İnsanlık ise
-Milyarlarca yıllık bir evrenin
evriminde-
Kıssadan yüzbin yıllık kendi
gelişiminde,
500 yıl öncesine kadar,
Bu döngüden bi haber yaşar,
Bir yandan da kısacık yaşamında,
-Yaradan’ın kendisine bahşettiği
zekayla-
Küçük dağları ben yarattım
zannıyla,
Kendini büyük görüp böbürlenip,
Savaşarak/ sömürerek/zulmederek,
Dünyaya hükmettiğini zannetsede,
Bir toz zerresi kadar büyüklükte
yer kaplar,
Gözünün göremeyeceği,
Aklının alamayacağı,
Uçsuz bucaksız devasa bir evrende,
Bir insan olarak...
(01. 01. 2022 / Ankara)
Remzi
KOÇÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder