26 Ağustos 2020 Çarşamba

BÜYÜK TAARRUZ / BÜYÜK ZAFER (26 Ağustos- 9 Eylül 1922)

 

‘Tüm Anadolu -kadını/çocuğu/yaşlısıyla- kısa bir sürede bir ulaşım seferberliğine girerek, küçüklü/büyüklü dev karıncalar misali, Anadolu’nun elde kalan son toprakları üstünde dağlardan/ovalardan bir uçtan bir uca kaynaşıp durur, sırtlarında/omuzlarında durmaksızın cephane/iaşe taşırlar. Zafere gidilen yolda yapılan bu hazırlıklar Devler hikayesi, Türk  halkının/ulusunun, Ordusunun vede Mehmetciğinin destanıdır.’

Sakarya’dan Afyon/Kocatepe’ye…

Sakarya Zaferinden sonra kesin sonuçlu bir harekâta/taarruza girişmek sırası Türk ordusuna gelmişti. TBMM Orduları -Batı Cephesi kuvvetleri, Sakarya'da hayli kayıplara uğramış, yıpranmış, silah, araç ve gereç yönünden eksilmiş- planlı ve programlı ciddi çalışmalar gerektiren genel taarruz için -yaklaşık 10.5 aylık hazırlık evresi gibi- yoğun bir çaba içine girmiştir.

Doğu ve Güney Cephelerinde serbest kalan kuvvetler kaydırılarak Batı cephesi pekiştirilir. Bir yandan ordunun çok önem kazanan ikmal işleri yürütülürken, öte yarıdan da teşkilat ve eğitimine hız verilir. İnsan, silah ve makine (uçak/araç) sayıları açısından Yunan ordusunda üstünlük olduğu görülürken, Türk ordusu yalnız süvari birliği/kılıç yönünden üstündür.

Büyük Taarruz hazırlıkları esnasında TBMM’de gelişen muhalif yapı “Başkomutanlık Kanunun” süresinin uzatılması gibi meclis faaliyetlerinde olumsuz yönde direniş sergilerken, Mustafa Kemal Paşa bir satranç ustası gibi kararlılıkla iç cepheyi sağlam tutmaya çalışır.

Taarruz, strateji ve aynı zamanda bir taktik baskın halinde yapılacağından, yığınak ve hazırlıklar büyük bir gizlilik içerisinde yürütülüp, düşmanı yanıltıcı hareketlerde bulunulur. (Batı cephesi komuta merkezi/karargahı Akşehir’de futbol maçı izlemek bahanesiyle ordu/ kolordu komutanları çağırılıp 28/29 Temmuz gecesi taarruz ile ilgili görüşleri alınıp, sonraki günde genelkurmay başkanı ve batı cephesi komutanı ile taarruzun şekli ve ayrıntıları kararlaştırılırken, “Gazi Paşa hazretleri 21 Ağustos günü köşklerinde ricali siyasiyeye bir çay ziyafeti verecekler” uydurma ilanı gibi.)  Karargah 24 Ağustosta Akşehir’den Şuhut’a, 25 Ağustosta Kocatepe/Çadırlı’ya nakledilirken, 26 Ağustos sabahı Kocatepe’de olunarak, sabah 05.30 gibi topçu ateşiyle taarruzu başlatır.

“Düşmana saldırmak için verilen kesin kararı uygulamadan önce 3 unsurun -Milletin desteği, Meclisin kararlılığı, Ordunun hazırlığı- yeterli düzeyde hazırlığının tamamlanması zorunludur.” Başkomutan Mustafa Kemal’in bu dehası, öngörüsü zaferi getirecektir.

Ayrıca Mustafa Kemal Paşa, 26 Ağustos tarihini rastgele seçmemişti. Asırlar evvel 1071’de Türklerin Alparslan’ın öncülüğünde Anadolu kapılarını açtığı tarihle aynı gündü. (26.8.2020)

 Remzi KOÇÖZ

Hiç yorum yok:

Bu sitede yayınlanan her türlü ses, görüntü, yazı içeren bilgi ve belge, her tür fikri mülkiyet hakkı , tarafıma aittir.
Kaynak götermeden kullanılamaz